TÜRKİYE’DE ASGARİ
ÜCRET
Ülkemizde
en çok tartışılan konulardan biridir asgari ücret. Ama yüksekliği ya da
yeterliliği değil her zaman konuşulan çok düşük olduğudur. Bu tartışmaları daha
iyi anlayabilmek için akıl ve mantığın rehberliğinde, zihnimizde bir fikir oluşturmaya
çalışalım. Beş milyon kişinin asgari ücretle çalıştığı bir ülkede bu konuyla
alakalı herkesin söyleyecek sözlerinin olması gerektiğini düşünüyorum. Beş milyon
asgari ücretli işçi demek yaklaşık yirmi milyon kişinin asgari ücrete bağlı bir
hayat sürüyor anlamına gelmektedir. Ayrıca bu konu üstünde çok spekülasyon
yapılan bir konu olma niteliği taşımakta. Asgari ücretle çalışan işçi sayısı
verisi bile hükümet yanlısı kaynaklar ile hükümet karşıtı kaynaklarda birbirini
tutmuyor. Bu aslında ne kadar ayrıştığımızın bir göstergesi. Ekonomi biliminin var oluş nedeni, her
insanın insanca yaşayabilmesi için elde bulunan kıt kaynakların en iyi nasıl
değerlendirilebileceğini bulabilmektir. Bu temelde asgari ücret konusunu
irdeleyelim.
Öncelikle
asgari ücret nedir ona bakalım. Asgari ücret bir işçinin bir ay boyunca
çalıştığının karşılığı olarak alacağı en düşük ücrettir. Bu ücret verilirken
her işçinin barınma, beslenme, giyinme, ulaşım ve kültürel faaliyet ihtiyacını
minimum düzeyde karşılaması beklenir. Peki, Türkiye’de asgari ücret, bir
kişinin kirasına, mutfak alışverişine, giyim alışverişine, ulaşımına
yetebildiği gibi bu asgari ücretlinin her ay bir de bir sinema ya da bir
tiyatroya gidebilmesini sağlayacak düzeyde mi? Bu soruya daha sonra döneceğiz.
Asgari
ücretin nasıl belirlendiği de bir ülke için önemlidir. Bizim ülkemizde asgari
ücret bir komisyon tarafından belirleniyor. Bu komisyonun içinde işverenleri
temsilen beş, işçileri temsilen beş ve devletin ilgili bakanlık, Hazine
Müsteşarlığı, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı gibi birimlerinden
katılımcılar bulunuyor. Yani işçi, işveren ve devlet beraber bir karar alıyor. Bu
yöntem gayet eşit ve doğru bir yöntem diyebiliriz. Devletin bu komisyondaki
misyonu arabulucuk etmek. Bu komisyon en geç iki yılda bir toplanıp asgari
ücrete karar vermek zorundadır.
Şimdi
biraz sayılar ne diyor ona bakalım. Şuanda ülkemizde a
sgari ücret brüt 1200 lira, net ise 950 lira olarak belirlendi ve uygulanıyor. Temmuzdan sonra net 1000 liraya çıkacak olan asgari ücret, açlık sınırı olarak belirlenen 1350 liranın altında bulunuyor. Dört bin lira olan yoksulluk sınırının ise yanına bile yaklaşamıyor. Bu da demek oluyor ki Türkiye’de 20 milyon kişi açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm. Bir de işveren açısından bakacak olursak bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 1400 lira olarak karşımıza çıkıyor. İşçinin eline geçen ile işverene binen yük arasındaki 450 liralık yük apayrı bir sorun teşkil ediyor.
sgari ücret brüt 1200 lira, net ise 950 lira olarak belirlendi ve uygulanıyor. Temmuzdan sonra net 1000 liraya çıkacak olan asgari ücret, açlık sınırı olarak belirlenen 1350 liranın altında bulunuyor. Dört bin lira olan yoksulluk sınırının ise yanına bile yaklaşamıyor. Bu da demek oluyor ki Türkiye’de 20 milyon kişi açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm. Bir de işveren açısından bakacak olursak bir asgari ücretlinin işverene maliyeti 1400 lira olarak karşımıza çıkıyor. İşçinin eline geçen ile işverene binen yük arasındaki 450 liralık yük apayrı bir sorun teşkil ediyor.
Peki, Türkiye’ye
kıyasla diğer ülkelerde asgari ücret ne durumda? Avrupa ile
karşılaştırdığımızda, ülkemizdeki asgari ücretin pek çok ülkeden düşük olduğu
görülüyor. Bunda ülke standartlarının önemi büyük ama Türkiye’de asgari
ücretlilerin çalışanlar içindeki payı Avrupa ülkelerine göre çok yüksek. Asgari
ücretin miktar olarak düşük olmasından çok asıl sorun bu gibi görünüyor.
Ülkemizde asgari ücret uygulamasının bir eksikliği de şudur: Avrupa ülkelerinde
asgari ücret belirlenirken işlerin ağırlığı, yetenek gerektirmesi, bilgi ve
tahsil gerektirmesi gibi kriterler dikkate alınarak farklı iş kollarına farklı
asgari ücret miktarı belirleniyor. Türkiye’de ise bu uygulama yok bütün iş
kolları aynı asgari ücrete tabi.
Asgari ücret ile ilgili yapılan
çok az bilimsel çalışma bulunmaktadır. Olanların da bir çoğu Amerika’da
yapılmıştır. Gelişmiş ülkelerde 100 yıldan fazla bir süredir uygulamada olan
asgari ücret sistemi, ülkemizde 1950’den sonra uygulanmaya başlamıştır. İktisadi
açıdan değerlendirildiğinde asgari ücretin en önemli etkisi istihdam
üzerinedir. Bu konular üzerine yapılan çok az çalışma farklı sonuçlar vermiş ve
asgari ücretin istihdamı ne yönde etkilediği konusunda kesin bir fikir birliği
sağlanamamıştır. Bu yüzden asgari ücret
artarsa istihdam da artar ya da azalır diyemiyoruz.
Sonuç olarak
asgari ücret hem gelişmekte olan ülkeler hem de gelişmiş olan ülkeler için
hayati öneme sahiptir. Bizim ülkemizde asgari ücret muhakkak yeterli seviyede
değil ama bunun yanında çalışma saatleri ve çalışma şartları gibi sorunların
çözüme kavuşturulmak için daha acil olduğunu düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder